4 Eylül 2010 Cumartesi

Pearl Jam

Pearl Jam severim. Yani birkaç şarkısını dinledim, bir Facebook testinde yıllar önce Eddie Vedder çıktım, Into The Wild filminin müziklerine bayıldım. Yalnızca o kadar severim. Ama Pearl Jam'in benim hayatıma girişi, hoştu.

Biri vardı. Bir abi. Şarkılar gönderirdi bana. GNR konuşabildiğim ilk insandı. Even Flow, Alive, Black ve Jeremy. Bu dörtlüyü göndermişti bana. Çok sevmiştim. Hala o 4 şarkıdan birini dinlediğimde, sanki yanımdaymış gibi hissediyorum. Hayır, anlatım bozukluğu yaptım. Şu an yanımdaymış gibi değil; o zaman yanımdaymış gibi. Çünkü aslında öyle biri yok. O öyle biri değil. Şizofren değilim.

Müzik zevkimin içine çöreklenmiş bir insandır kendisi. AC/DC'yle de o zaman tanışmıştım. TNT. Bi kere de Secret'ı çok aramıştım. e2'de Dexter reklamında çalardı. Bulamamıştım. Sonra bigün alınan dosyalar'ımı elerken bi baktım, bu şarkı. Allam nasıl seviniyorum ama. Koşuyorum evin içinde. Sonra bu ben yolladıydım dedi. Benim için öyle biriydi işte. Ama aslında yoktu. Hayır, gerçekten şizofren değilim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder